OKTAY CANDEMİR
RADİKAL PRESS - Van-İran sınırında donarak ölen göçmenlerin trajedisi devam ediyor. Van Barosu Göç ve İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Avukat Ceylan Ukay, sınırda alınan olağanüstü önlemlerin ve örülen duvarların göçmenleri kış aylarında geçiş yapmaya zorladığını ve bunun da ölümlere yol açtığını söyledi.
Türkiye-İran sınırında yaşanan göçmen trajedisi sürüyor. Geçtimiz yıl 22 kişi, bu yıl da 8 göçmen sınırdan geçiş yapamadığı için donarak hayatını kaybetti. Son yıllarda İran sınırında alınan olağanüstü önlemler, örülen duvarlar, kazılan hendeklerle beraber göçmenler Türkiye'ye geçiş yapmak için güvenlik önlemlerinin nispeten daha az olduğu kış aylarını tercih ediyor ve bu da yeni trajedilere davetiye çıkarıyor.
Sınırda yaşanan ölümlere ilişkin Van Barosu Göç ve İnsan Hakları Komisyonu çalışmalarını sürdürüyor. Konuya ilişkin hazırladığı raporları sık sık kamuoyuyla paylaşan ve önlem alınması çağrısında bulunan Van Barosu Göç ve İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Ceylan Ukay, radikal press'in düzensiz göçmen konusundaki sorularını yanıtladı.
Geri gönderme merkezine gelen mülteciler hani hukuki işlemlere tabi tutuluyor?
Geri gönderme merkezine gelenlerin işlemleri yapıldıktan sonra, tercüman eşliğinde bir deport kararı alınıyor. İdari gözetim kararı da alınıyor. İdari gözetim kararı, kişinin gönderme merkezinde kaldığı süre boyunca izlenmesi ve ardından deport kararının kendisine iletilmesi anlamına geliyor. Ancak, bu süreçte kişiye avukat tutulmuyor ve geri gönderme merkezlerinde “Avukata ulaşabilirsiniz” şeklinde bir bilgilendirme yapılmıyor. Oysa kişi, avukatlardan hukuki yardım alabilir. Baroların Türkiye Barolar Birliği (TBB) ile bağlantılı olarak sunduğu bir adli yardım prosedürü var. Ancak bu hizmet, sadece göçmenler için geçerli ve AB projeleri kapsamında yılda bir kez yenileniyor. Bu projeler Ocak ayında durduruluyor, dolayısıyla başvurular ancak proje yeniden başlatıldığında kabul edilebiliyor.
Komisyonunuza başvuran göçmenlerin talepleri ne oluyor?
Komisyonumuza bu yıl 3 başvuru yansıdı. Geçen yıl ise bu sayı 8 idi. Son dönemde yaklaşık 30 kadar donma vakası yaşandı, fakat tüm başvurularımıza rağmen herhangi bir gelişme sağlanamadı. Biz geçişlerde insani dramların yaşanmaması için kurumların bu konuda neler yapabileceği üzerinde çalışmalar ve çağrılar yapıyoruz. Oysa İnsan Hakları Beyannamesi’nde açıkça belirtilmiştir ki; bir kişi, kendi ülkesinde risk altında olduğu sürece geçiş hakkına sahiptir. Fakat, iç hukukumuz ve güncel politik gelişmeler, bu hakkın uygulanmasını engelliyor.
Son zamanlarda donma vakalarından ötürü ölümler oldukça arttı. Bunun sebepleri nelerdir?
Van ili, sınır şehri olduğu için burada sık sık göçmen geçişleri yaşanıyor ve bu nedenle komisyonumuza gelen vakalar da artıyor. Özellikle son aylarda, donma olayları daha sık görülüyor. İran sınırında duvarlar örülmesi ve güvenlik önlemlerinin artırılması, düzensiz göçmenlerin geçişlerini engellemeye yönelik ciddi bir önlem oluşturuyor. Ancak göçmenler, güvenlik önlemlerinin kış aylarında zayıfladığını bildikleri için bu dönemi geçiş yapmak için tercih ediyorlar. Bu durum, geri itilme ve ölümle sonuçlanan olaylara yol açabiliyor.
Bu durumu daha ayrıntılı bir şekilde anlatabilir misiniz?
Soğuktan donma, yaralanma, ölüm ve geri itme olayları yaşanıyor. Van, İran sınırına yakın olduğu için burada çok fazla göçmen geçişi oluyor. Bu geçişler sırasında ise pek çok hukuksuzluk ve insan hakları ihlali söz konusu. İran, Afganistan ve Pakistan’dan gelen göçmenler, özellikle Van’a geçiş yapıyor. İran’da, iki ay önce Afganistanlıların sınır dışı edilmesi kararı alındı. Bu durum da geçişlerin artmasına neden oluyor.
Sınırda ölümlerin durması için nasıl bir çözüm öneriyorsunuz?
Yaşanan bu dramatik olaylar arttıkça, daha fazla yasal düzenlemeye ihtiyaç duyuluyor. Bu sadece Türkiye için değil, Avrupa için de geçerli bir durum. Türkiye, düzensiz göçmenler açısından bir geçiş ülkesi konumunda. İran, Afganistan ve Pakistan’dan gelen göçmenler, burada kalıcı olmaya gelmiyorlar, buradan Avrupa’ya geçmek istiyorlar. Bu nedenle, ulusal ve uluslararası düzeyde yeni düzenlemelere ihtiyaç var.